İmamoğlu: Bu durum ancak bizim dönemimizde oldu, ben böyle devlet görmedim
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Şile ilçesinde sel ve taşkınların önüne geçmeyi amaçlayan 43 kilometrelik yeni atıksu ve yağmur suyu sınır projesinin temel atma törenine katıldı.
‘YILLARCA İHMAL ETMEYİ SONRA TAŞIDIK’
ANKA Haber Ajansı’nın haberine göre törende konuşan Ekrem İmamoğlu, “Geçen yıl bugünlerde çok güzel bir iş çıkardık ve yazın sıcağında Şile’nin çektiği su sıkıntısına hep birlikte son verdik. Son teknoloji ile içme suyu arıtma tesisi yaptık. Dolayısıyla şunu söyleyeyim, yılların ihmaline son verdik” dedi.
Şile’deki atık su ve yağmur suyu sorununu çözme sözü verdiğini hatırlatan İmamoğlu, “Hem bir vatandaş olarak hem de belediye başkanınız olarak bugün bu sözü tutmanın ve böyle bir işe başlamanın iç huzurunu yaşadığımı ifade etmek isterim. Atık su, yağmur suyu ve dere iyileştirme yatırımları ile birlikte hayata geçireceğimiz ve başlatacağımız bu değerli hizmet ile Şile yıllardır beklediği modern ve sağlıklı bir altyapıya sahip olacak.”
‘KARADENİZ’İN KİRLİLİĞİNİ ÖNLÜYORUZ’
“Karma sistemle çalıştığımızda atıksu ve yağmur suyu karışınca burada sadece İstanbulluların evlerini, Şilelilerin evlerini sel basmıyor, ne yazık ki Karadeniz’i, güzelim Karadeniz’i de kirletiyoruz. İmamoğlu, “Pis su ve yağmur suyu hatlarını yenileyeceğiz, dereleri rehabilite edeceğiz” dedi.
‘BU DURUM SADECE BİZİM REV’İMİZDE OLDU’
Proje bedelinin yaklaşık 700 milyon lira olduğunu belirten Ekrem İmamoğlu, 4 yıldır yaptığı hiçbir yatırımda kamu bankaları ve İller Bankası’ndan İBB’ye kaynak verilmediğini belirterek, şunları kaydetti:
“4 yıldır ağır yatırımlar yapan bir belediyeyiz. Ama şunu da söyleyeyim. Bu da üzücü bir durum. Bunu herkes hafızasına yazsın. Bu dönemde hiç görmediğimiz gibi İBB veya Türkiye’nin 4 yılı aşkın süredir en büyük belediyesi Kamu kurumlarından su ve atıksu kurumu olan İSKİ derken bu kurumlara hizmet vermekle görevli İller Bankasına bakın vs. Bir kuruş deyin lira, bakın bir kuruş diyorum, milyon demiyorum, milyar istemiyorum, bir kuruş lira.” Bu durum ancak ve ancak bizim çağımızda oldu. Daha önceki dönemlerde AK Parti dönemi vardı, Refah Partisi dönemi vardı, o zamanki adıyla SHP dönemiydi, ANAP dönemiydi ya da diğerleri. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez böyle bir dönem yaşanıyor. Kinci davranmıyorum, doğruyu söylüyorum. Ayıptır, günahtır.”
‘KAMU KAYNAKLARI ADALETLİ BİR ŞEKİLDE TUTARSIZ OLURSA DAHA FAZLA İŞ ELDE EDERİZ’
“Bunu övünmek için söylüyorum tabi ki iş yapıyoruz, işimizi aksatmadığımız için işimizi ikiye katladık. Tabi halkın bu tıbbi kaynakları adaletli olsa bu hizmetler daha hızlı olur, daha fazlasını yapardık.Bu devlet bizim,bu kurumlar bizim,buradan hizmet alacak olanlar bizim.Milletimiz bizim.Bu olağandışı durumun ayrımcılık,hukuksuzluk ve prestije haksızlık olduğunun altını çizmek isterim. devlet, kötü bir girişim.”
‘BEN BÖYLE DEVLET GÖRMEDİM’
“Devlet kurumları partizan olmaz ve olamaz. Devlet yöneticilerinin siyasi gezileri, siyasi başarıları olur. Ancak kurumlar birbirine siyasi hesaplarına göre hareket etmezler ve edemezler. Devlet doğal olarak seçimlerle yaşayacaktır. siyasi kayıplarına veya çıkarlarına göre durumunu asla değiştiremez.Hele hele hele intikam alamazlar.Ben devleti hiç böyle görmedim.Bazen devlet anadan babadandır diyorum. ana-baba evladını ayırt edemez, devlet kendi kurumunu da vatandaşını da birbirinden ayıramaz.Siyaset böyle değildir.Vatanseverlik böyle değildir.O bakımdan hep söylerim.Bu millete, millete bakmayan hiçbir anlayış yoktur. 16 milyon vatandaşımız aynı şekilde ülkesini, milletini, şehirlerini ve kurumlarını geleceğe taşıyamaz.”
‘Taraftar olan kimse yol arkadaşım olamaz’
Yeni atılımlar ve yeni yatırımlar yapmaya tam güç ve kararlılıkla devam edeceğiz. En büyük gücümüz 16 milyon. Çok kaliteli bir grubumuz var. Bütçesine dokunmadan sistemi yöneten, ahlaklı, kaliteli bir ekibiz. Gururla ticaret yapmaya devam edeceğiz. Partizanlık olmayacak. Hiçbir partizan benim yol arkadaşım olmayacak. Bir grup insanı kayırmak olmayacak. İhtiyacı olan her vatandaşın her sorununu çözüyoruz. Bizim için sorun bu kadar kolay. O belediye, biz bu belediyeye bakmıyoruz. Şile AK Parti’li, karşı CHP’li, MHP’li ayrımı yapmıyoruz. Kurumun işine gidip İstanbul’un meselesi olarak bakıyoruz. Ortak akılla birlikte oturur, konuşur, düşünür ve kararlar alırız. Ah, seni davet ediyoruz. Gelen gelir, gelmeyen gelmez, kendi takdiridir. Ama nereye gitsem o ilçenin belediye başkanı. Seni davet ediyorum. Gelip gelmemek ona kalmış.” (HABER MERKEZİ)